Turkish | English | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | kırık dökük | broken adj. | ||
With all its sham, drudgery and broken dreams; it is still a beautiful world. Tüm sahteliği, angaryası ve kırık dökük hayalleriyle; dünya hala güzel bir yer. More Sentences |
||||
General | kırık dökük | scrap n. | ||
General | kırık dökük | worn out adj. | ||
General | kırık dökük | dilapidated adj. | ||
General | kırık dökük | flea-bitten adj. | ||
General | kırık dökük | brokenly adv. | ||
Colloquial | ||||
Colloquial | kırık dökük | crumb bum adj. | ||
Slang | ||||
Slang | kırık dökük | beat all to hell adj. |
Turkish | English | |
---|---|---|
General | ||
General | kırık dökük şey | pile n. |
General | kırık dökük eşya | romage [scotland] n. |
Technical | ||
Technical | kırık dökük eşya | rummage n. |